Mana sözle, sesle anlatıldığı kadar, renkle, ışıkla da anlatılır. Hele zihni özgürleştiren, algıyı serbest bırakan tablolar. Sanatçının tuvale aktardığı bir mana sanatseverin idrakinde çoğalır, derinleşir, mesajını aklın, dilin, kelimelerin ardına bırakıp çekilir.
Ressam Tülay Gürses de amacını eserlerini okuduğu Anadolu Erenleri’nin sözlerini renkle ifade gayreti olarak açıklıyor. “Gayrettir, çünkü onların iç dünyalarını açımlarken kelimelerin de yetersiz kaldığını düşünüyorum.” diyor ve ekliyor:
“Erenlerin Divanlarının etkisiyle oluşan düşüncelerimin aracısı anlamlandırdığım fenomenlerdir. (Dağ, deniz, gül, testi, çiçek, yıldız…)
Sanatçının çalışmalarında hem özgürlük hem zorunluluk vardır. Ben istediğim araçları kullanmakta hem özgürdüm, hem de bu sözlerin gönlümdeki görsele dönüşünün ifade edilmesinde zorunluydum. Söz ve göz tualde buluştular. Tualler ve fırça sadece aracı oldu…”
ABAD Blog takipçilerini Ressam Gürses’in tablosu ile baş başa bırakıyoruz.
Bir yanıt yazın